İrtibatı Koparmayalım!
Allah selamet versin deyimi
(1) yola çıkanlara söylenen, 'Allah kazadan beladan korusun' anlamında bir esenleme sözü. örnek: Allah selamet versin, güle güle gidin. (2) orada bulunmayan ya da uzaktaki bir tanıdık anılırken kullanılır. örnek: Mustafa Bey de, Allah selamet versin, böyle yapardı. (3) pek de birinden yana olmayan bir söz söyleneceği vakit, o kişinin adından önce bir giriş sözü olarak kullanılır. örnek: Allah selamet versin, Abdullah'ın işine akıl ermez. (4) gidilmesi tartışmalı bir yere gitmekte ya da istenmeyen bir gidişi gerçekleştirmekte direnenler için, 'gidersen git', 'keyfin bilir' anlamında, kırgınlıkla söylenen bir söz.
- hesaba katmak
- senet vermek
- dik dik bakmak
- burnundan yakalamak
- büyük görmek
- el yazısı
- denizden bir avuç su
- gaza basmak
- çamurdan çekip çıkarmak
- ensesini kaşımak
- aynı kapıya çıkmak
- cennet tozu
- ağzına bir parmak bal çalmak
- merhabayı kesmek
- geride kalanlar
- canını kurtarmak
- ekmeğini çıkarmak
- kendi kendine gelin güvey olmak
- para etmemek
- Allah'ın cezası
- içine ateş düşmek
- tadını çıkarmak
- dert dökmek
- denizden çıkmış balığa dönmek
- ağzına bir çöp koymamak
- parmak kaldırmak
- dili başka bir dile çalmak
- kanı sıcak
- akşam ahıra sabah çayıra
- eksik doğmak
- avuç açtırmak
- gagayı kısmak
- gözüne ilişmek
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
(1) yola çıkanlara söylenen, 'Allah kazadan beladan korusun' anlamında bir esenleme sözü. örnek: Allah selamet versin, güle güle gidin. (2) orada bulunmayan ya da uzaktaki bir tanıdık anılırken kullanılır. örnek: Mustafa Bey de, Allah selamet versin, böyle yapardı. (3) pek de birinden yana olmayan bir söz söyleneceği vakit, o kişinin adından önce bir giriş sözü olarak kullanılır. örnek: Allah selamet versin, Abdullah'ın işine akıl ermez. (4) gidilmesi tartışmalı bir yere gitmekte ya da istenmeyen bir gidişi gerçekleştirmekte direnenler için, 'gidersen git', 'keyfin bilir' anlamında, kırgınlıkla söylenen bir söz.
benzerlik kurmak ereğiyle söylemiyorum ama bu durumda olan şöyle kötü bir örnek vardı anlamında söylenir, örnek: Doğrusu, benzetmek gibi olmasın, babası da böyleydi, sonu hiç iyi değil.
hiçbir değeri olmayan, değersiz, bayağı, aşağılık, örnek: Beş paralık iş, ricaya değmez.
(1) çok derinden, çok uzaktan, uzaktan uzağa. örnek: Dinledi, derinden derine bir kaval sesi duydu. (2) bütün incelikleriyle, ayrıntısıyla, örnek: Avrupa'yı derinden derine inceledik mi ki?
her ikisi de işe yaramaz, ikisi de birbirinden kötü. örnek: Bırak şunları, al birini vur birine, iyi birisini bulalım.
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.